28 Şubat 2013 Perşembe
İzmirim
Aklınıza ilk gelen istanbul değil mi? Peki ya havasının yanı sıra insanlarının da sıcaklığından da bahsedecek olursam,güneş olmadığı zamanlar da bile içinizin sıcacık olduğu bir şehir…Kötülüğün virüs gibi dağılmadığı bir şehir,büyük olmasına rağmen içindeki insan sevgisini böyle bir zamanda bile kaybetmemiş olan bir şehir İZMİR…
Anlatılmakla bitirilmeyecek bu şehiri her farklı insan anlatmaya bir başladımı arkasına yaslanır derin bir nefes alır ve gözleri kapalı anlatmaya başlar.Her cümlesi aşk kokar,şiir gibi dökülüverir ağızlardan teker teker egenin incisi.Hele bir de kalbi ege de kalanlar ama bedeni uzakta olanlar öyle bir anlatır ki,erkek sevdiği kızı anlatır gibi,kız ise sevdiği adamı anlatır gibi…
Gençliğinizde Kordon'da , Alsancak'da,Karşıyaka'da,Bostanlı'da anılarınız varsa eğer hep genç kalır,toz tutmamış kalır o anılar.Bir de İzmir Fuarı'nda ve Kemeraltında çocukken kaybolduysanız,o küçük ellerinizle saat kulesinde ki güvercinlere yem atıp güvercinlerin peşinden koşturduysanız eğer çocukken yaşadığınız o masum anıların en nadide köşesine yerleşir ömür boyu.Şehrin bu zarifliği yansımış kızlarımızın yüzüne tıpkı bu şehir gibi narin güzelliğini toprağından almış,deniz kokan…Yakamozların dans ettiği,imbat esen egenin incisi hissedene güneşin batmadığı şehir…
Atasına sahip çıkan bu şehir…Atasını dev gibi taşına toprağına işlemiş bu şehir vefa kokar her bir köşesinde.Kimine göre gavur kimine göre kanının son damlasına kadar TÜRK olan MÜSLÜMAN şehir değerini bilene harikalar diyarı,bilmeyene ise öylesine bir şehir işte.Toprağının değerini bilir,arkasından vurmaz ülkesini.İliklerine işlemiştir vatan sevgisi.Konak'da İlk Kurşun Anıtı'nın her önünden geçişinde bunu bir kez daha hatırlar ve bir kez daha aşık olur bu şehire..
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder